Thursday 5 May 2011

İstanbul'un Semt Adları ve Hikayeleri...


Aksaray:İstanbul'un fethinden sonra İç Anadolu'da Aksaray'da yaşayan halkın bir kısmı İstanbul'a getirtilir. (Burada Türk nüfusu arttırmak için). Halk buraya geldiği yerin adını verir.
Aşiyan: İsmini Şair Tevfik Fikret'in burada bulunan, Farsçada kuş yuvası anlamına gelen 'aşiyan' adlı evinden alıyor.
Bebek: Fatih'in bölgeyi koruması için gönderdiği bölükbaşinın Bebek lakaplı olması.(yüzünün bebek gibi olmasından dolayı)
Beşiktaş: Semt ismini Barbaros Hayrettin Paşa'nın gemilerini bağlamak için diktirdiği beş taştan alır.
Beyoğlu: Semtin adı 'Bey Oğlu' diye anılan Venedik Prensinin burada oturmasından geliyor.
Bakırköy: Bizanslıların "Makri Hori" dedikleri semt, 14. yüzyılda Osmanlıların eline geçince "makriköy" adını aldı. 1925 te ulusal sınırlar içindeki yabancı kökenli adların değiştirilmesi sırasında Atatürk'ün isteğiyle Bakırköy adını aldı.
Bostancı: Semt, adını eskiden her türlü meyve ve sebzenin yetiştirildiği bostanlardan biri olmasından alıyor.
Çengelköy: Eskiden gemi çapalari bu köyde yapıldığı için isminin buradan geldiği tahmin ediliyor.
Çatladikapi: Bizans surlarının Sidera adı verilen bir kapısı, 1532 tarihinde meydana gelen depremde çatlayinca, hem semt hem de kapı Çatladikapi olarak anılmaya başlandı.
Galata: Gala, Rumca da "süt" anlamına geliyor. Bir rivayete göre Galata'nın adı semtteki mandıralar nedeniyle türetildi. Başka bir görüşe göre ise İtalyanca 'denize inen yol' anlamına gelen 'galata' kelimesi düşünülerek bu isim verildi.
Eminönü: Osmanlı döneminde çarsidaki esnafı denetleme yetkisi "Emin" lere aitti. Semt adını burada bulunan "Gümrük Eminliği"nden alıyor.
Feriköy: Semt adını Sultan Abdülmecit ve Abdülaziz dönemlerinde yaşayan Madam Feri'den alıyor.
Horhor: Fatih Sultan Mehmet bölge civarında yürürken yerin altında su sesleri duyar ve yanındakilere, "Buraya bir çesme yapın bakın"hor hor" su sesleri geliyor" der ve buraya bir çesme yapılır. Çesme de semt de Horhor adıyla anılır
Okmeydanı: İstanbul Fetihten önce askerler ok atış talimlerini burada kurulan alanda yaparlarmış.Semtin ismi de böylelikle Okmeydanı olarak kalmış.
Şaşkınbakkal: Henüz pek yerleşimin olmadığı dönemlerde bir bakkal dükkanı açıldığını görenler, burada iş yapılmayacağını düşünerek bakkala "şaşkın bakkal" yakıştırması yaptılar. Bundan sonra da semt Şaşkınbakkal olarak anılmaya başlandı.
Tahtakale: Sözlük anlamı 'kale altı' olan Taht-el-kale'nin bozulmasıyla Tahtakale'ye dönüşen semtin eski surların altında yer aldığı için bu ismi aldığı tahmin ediliyor.
Taksim: Osmanlı zamanında sucuların; suyu, halka taksim ettikleri yani paylaştırdıkları yer, Taksim olarak anılmaya başlandı.
Teşvikiye: Sultan Abdülmecit'in bir mahalle kurulması için teşvikte bulunduğu semtin adı Teşvikiye olarak kaldı. Bu durumu, Harbiye Karakolu ile Rumeli ve Valikonağı Caddelerinin kesiştiği kavşakta bulunan iki taş belgeleliyor.
Unkapanı: Bazı toptan satış yerlerinde Arapça'da 'Kabban' adını taşiyan büyük teraziler bulunurdu ve bunlara Kapan adı verildi. Un kapanı, yağ kapanı vb.
Üsküdar: Bizans devrinde, Skutari denilen asker kışlaları, şehrin bu yakasında yer aldığı için semt Skutarion diye anılıyordu. Bu isim zamanla Üsküdar'a dönüştü.
Üsküdar: Farsça "Konak" anlamına gelir. Eskiden Anadolu'ya İran'a Arabistan'a gidip gelen kervanlar burada konaklardı.
Veliefendi (Çirpici çayiri): Hipodrom bir zamanlar şeyhülislam Veli Efendi'nin sahibi olduğu topraklar üzerinde kurulduğundan semtin adı Veli Efendi ile anılıyor.

Monday 2 May 2011

Nefisss Cheesecake



Sitede yayinlanan ilk tarifim..Ilk olmasinin nedeni son zamanlarda yaptigim ve surekli yapmam icin istek almis olmasidir:) Taniyanlar bilir ben her tatliyi kolay kolay yemem,tatlilardan ziyade tuzlu urunler her zaman tercihim olmustur.Asagida tarifini verecegim New York usulu Cheesecake benim butun tabularimi alt ust etti:)
Lafi daha fazla uzatmadan tarife geciyorum;

Malzemeler
  • 85ml eritilmis tuzsuz tereyagi
  • 140g biskuvi (ben zencefil aramoli biskuvi kullandim)
  • 1 yemek kasigi toz seker
  • 3 x 300g krem Peynir ( Philadelphia cheesecake icin cok uygun )
  • 250g toz seker
  • 3 yemek kasigi  un
  • 1½ cay kasigi vanilla extract
  • 1 adet limon kabugu rendesi (yaklasik 2 cay kasigi kadar)
  • 1½ cay kasigi limon suyu.
  • 3 iri yumurta
  • 284ml soured cream, (Ekşi krema bulamazsanız alternatif olarak yerine;Biraz sıvı krema biraz süzme yogurt veya sadece suzme yogurt kullanabilirsiniz.
Yapılısı
  1. Fırını 160 dereceye ayarlayalım. 23 cm lik kelepçeli kalıbı folyo ile kaplayalım.Bisküvileri ufalıyarak toz haline getirelim.Bu işlemi rondada yada benim yaptığım gibi poşet icine koyup merdane ile ezerek kırıntı haline getirin.Sonra eritilmis terayağı ve 1 yemek kasigi sekerle birlikte iyice karıştırıp,karısımı kalıba döküp elimizle bastırarak düzgün bir şekilde yayalım.Dolgu malzemesini hazırliyana kadar Buzdolabında 10-15 dakika dinlendirelim.
  2. Oda sıcaklılığındaki krem peynirleri orta hızlı mikserle krema kıvamına gelene kadar cırpalım (yaklasık 2 dk) dusuk hızlı mikserle yavaş yavaş sekeri ilave ederek çırpmaya devam edelim,daha sonra sırasıyla un,bir tutam tuz,vanilla,limon kabuğu ve suyunu ilave edelim.Yumurtaları teker ilave ederek çırpmaya devam edelim.Son olarak Eksi krema veya yogurdu ilave ederek dusuk hızlı mikserle fazla cırpmadan malzemenin iyice karıştıgından emin oladuktan sonra malzemeyi buzdolabından cıkardıgımız kalıbımıza dökelim.
  3. Onceden ısıtılmış fırında 10 dakika pişirdikten sonra dereceyi 100'e düşürelim.40-50 dakika daha pişirdikten sonra fırınımızı kapatıp kapağını yarı aralayalım.Bu şekilde yarım saat kadar sogumasını saglayalım sonra buzdolabında en az 6 saat kadar bekletelim.1 gece beklerse tadı daha muthis oluyor.
  4. Artık üst süslemesi size kalmış.Ben taze çilek ve sosu ile servis yaptım.
Not :Herkesin fırın derecesi farklı olabilir.Bundan dolayı cheesecake'in iyi piştiğini anlamak için fırından kalıbı çıkarıp  hafıf sallayın eğer ortası hafif bıngıl bıngıl sallanıyorsa olmuş demektir.Soğuyup dinlendiğinde sertleşip istenilen kıvama gelecektir.

Afiyet olsun:)